Bir Zamanlar Kıbrıs Dizisi Nerede Çekiliyor; Dizi Kıbrıs Lefkoşa ve Gazi Magosa’da çekilmekte. Ayrıca bazı yerlerde İstanbul ve Mersin var.
Bir Zamanlar Kıbrıs Çekim Yerleri
Henüz başlamadan büyük bir heyecanla beklenen Bir Zamanlar Kıbrıs, Her Perşembe televizyon ekranlarında seyircilerle buluşacak. Bir Zamanlar Kıbrıs Çekim Yerleri ile ilgili çokça sorular sorulmuş ve dizisinin çekim yerleri oldukça merak edilmiştir.
Başrolünde Ahmet Kural, Serkan Çayoğlu ve Pelin Karahan’ın rol aldığı dizide çekim yerleri oldukça ilgi çekmiştir. Öncelikle Kıbrısla ilgili biraz tarihi bilgiler verelim.
Kıbrıs Olayları ve Önemli Gelişmeler
Bir Zamanlar Kıbrıs dizisinin çekimlerinde büyük ilgi çeken olaylar, Kıbrıs tarihiyle ilgili bilgi vermektedir. Diziyi biraz daha anlamak adına Kıbrıs ile ilgili kısa bilgiler vereceğiz. Bunlar;
- 20 Temmuz 1974 yılında Kıbrıs Barış Harekatı Başlatılmıştır
- Kıbrıs Harekatı, Türk zaferiyle sonuçlanmıştır
- Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin kuruluşu 15 Kasım 1983 yılında gerçekleşmiştir
Bir Zamanlar Kıbrıs Nerede Çekiliyor
Bu dizi, 1963 senesinde başlayan ve Kıbrıs Barış Harekatı’na giden süreçten bahseden bir yapımdır. Çekimlerde kullanılan mekanlar;
- Dizi ağırlıklı olarak Kıbrıs’ın Lefkoşa ve Gazi Magosa kısımlarında
- Türkiye’de çekilen yerler ise Mersin ve İstanbul şehirleridir.
Ayrıca dizide en fazla kullanılacak bölgeler arasında Eski Maraş olarak bilinmekte olan bölge olacağı söylenmektedir.
Lefkoşa’nın Tarihi
Antik Çağlardan başlayarak, tarih süreci boyunca feodal beylerden, düklere; krallardan lordlara ve soylulardan baronlara, şövalyelere, valiler, paşalar ve Beylerbeyinin hüküm sürdüğü yerlerden biri olan Lefkoşa, Kıbrıs’ın ortasında yer almaktadır. 16. Yüzyıl dönemine kadar Hristiyanların kenti olan Lefkoşa, Osmanlılar tarafından fethedildikten sonra islamî mimariler şehirde görülmeye başlanmıştır.
Lefkoşa, 1950’li yılların başında demografi açısından karma bir karaktere sahipti. Yani Hristiyanlardan Müslümanlara kadar ve diğer kültürler hep bir arada yaşamaktaydı. Rumların yaşadığı bölgelerin bazılarında Türkler daha azınlıktaydı. Arabahmet civarında da Ermeniler çoğunluk olarak bulunurdu.
Lefkoşa’da Etnik Çatışma
Bu iki toplum arasında yaşanan etnik çatışmalar sonucunda 1956 yılında İngiliz sömürgesi idaresi Türk ve Rum mahalleleri arasında ilk defa tel örgüler çekmiştir. Bu şekilde Türk bölgesinde kalan kısım Rum esnaf kentin güney kısmına kaçarken, Güneyde kalan Türkler ise kuzeye doğru kaçmıştır. 1968 yılında etnik çatışmalar artınca yüzlerce kişiyi sokaklarda öldürmüşlerdir.
Şehir 1958 yılında tel örgüyle çekildiğinde Türk bölgesi ve Rum bölgesi olarak 2’ye ayrılmıştır. Yapılmış olan bu sınıra Mason – Dixon Hattı denilmiştir. 1963 yılında şehirde Yeşil hat ile tam olarak 2 kısma bölünmüştür. Bu dönemde Ermeniler, yaşadıkları Arabahmet bölgesini terk ederek güneye göç etmiştir. 1974 yılında askeri harekat yapılarak Kızılbaş, Kermiya, Kaymaklı’da yeni alanlar Lefkoşa bölgesinin Türk kısmına katılmıştır.
Günümüzde Lefkoşa
Günümüzde Lefkoşa kentinde iki bölgeli karakteri hala devam etmektedir. Fakat Rum tarafıyla Türk tarafı arasında üç adet geçiş bulunurken, iki taraf arasında da seyahat etmek oldukça basittir. Bu noktalardan insan, araç ve eşyaların geçmesi kontrollü izin şartıyla mümkündür. Başkentte Türk ve Rum tarafları arasında ilk defa 23 Nisan 2003 yılında Lidra Palas kapısı açılmıştır. Daha sonra ise 10 Mayıs 2003 tarihinde Metehan kapısı açıldı. En son 3 Nisan’ın 2008’inde Lokmacı kapısı açılmıştır.
GaziMağusa Tarihi
Kıbrıs Cumhuriyeti dönemi 1960 yılında Sur içi Türk Belediyesi tarafından idare edilirken, diğer kesimi de Rum belediyesi tarafından yönetilmeye ve idare edilmeye başlanmıştır. Bu dönem içerisinde kentte yoğun bir şekilde aşağı Maraş’ın güneydoğusuna doğru turizm merkezi olarak gelişim göstermiştir. Özellikle de 1969 ve 1970 yılları arasında Beyrut’ta süregelen bir savaştan ötürü, Beyrut önemini yitirmeye başlamıştır.
Maraş, dünyanın en ünlü eğlence ve turizm merkezlerinden biri olarak gelişme göstermiştir. İngiliz sömürgeciliğinin izleri şehirdeki yapılar üzerinde etkisini gösterirken, diğer yandan da dünyanın modern mimari akımının etkileri özellikle de Maraş bölgesinde hissediliyordu. Bu süreçte Mağusa, tarihi geçmişi ve modern mimarisiyle birleşip ileriye yönelik bir mimari tarihine geçiş yapmıştır.
1974 Gazi Magosa
1974 yılında tüm Kıbrıs’ta olduğu gibi Gazi Magosa’da da dönüm noktası olmuştur. Bu süreçten sonra savaş sonrası yapılanma ve yerleştirilme işlmeleri başlatılırken, kentin en dinamik bölgesi olan Maraş’ın yerleşim yeri olarak kapatılması kentin gelişimini durdurmuştur. 1986’da kurulan Doğu Akdeniz Üniversitesi’nden sonra kentte sosyo-ekonomik yapı konusunda büyük değişimler yaşanmıştır.
2000 yılından sonra kentin nüfusu 30 bini aşarak – üniversite kenti olma özelliği taşımaya başlamıştır. Ama Gazi Mağusa yine de tarihteki misyonunu devam ettirmektedir. Kıbrıs, iki
bölgeli ada olmasıyla Gazi Mağusa’nın öneminden bir şey kaybetmemiştir.
KKTC’nin en büyük liman ve tek serbest Limanı’na sahip olan Gazimağusa, sadece ekonomik olarak değil, bilim, teknoloji, iletişim, kültür ve diğer benzeri olaylarda da liman konumunda önemli bir bölgedir.
